Çocuklarda Saldırgan Davranışlar; Vurma, Isırma, Tekmeleme Davranışlarının Nedenleri Nelerdir?
Çocuklarda ortaya çıkan öfke ve saldırgan davranışlar ebeveynlerin belki de en fazla zorluk yaşadığı durumların başında geliyor. Saldırgan davranışlar denildiğinde kendine ya da başkalarına vurma, itme, tekme atma, ısırma, başına vurma, kendini yere atma, bağırma, çığlık atma, eşya fırlatma gibi davranışları sıralamak mümkün.
Çocuğun içinde bulunduğu yaş dönemi gereği bu davranışlar bir noktaya kadar kabul edilebilir ancak yine de anne babayı sosyal ve duygusal anlamda fazlasıyla zora sokan, şiddeti ve sıklığı çocuğun yaşıyla örtüşmeyen bu davranışların beslendiği duygusal alt yapıya, tetikleyen faktörlere bakmak yerinde olacaktır.
Bir aile ya da arkadaş buluşmasında ortamdaki diğer çocuklara vuran, ısıran, tokat atan ya da bir lokantada yemek yerken, bir anda çığlık atmaya başlayıp tabağı, bardağı fırlatan bir çocuğun sergilediği bu tutumlar anne baba açısından rahatsız edicidir olabilmektedir.
1,5 – 2,5 yaş dönemi çocuğun anneden ayrışarak bağımsızlığını deneyimlediği, sonsuz bir merakla dünyayı keşfetmeye çalıştığı bir dönemdir. Birçok şeyi kendi kendine yapmak ister ancak bir kısmına gücü yeter bir kısmına becerisi yetmez. Sinirlerin, kızar, iter, vurur. İçinde bulunduğu bu yaş dönemi göze alınarak, çocuğa çok fazla kısıtlama ve engel koymamak doğru olacaktır. Öfke ve saldırgan davranışları en fazla besleyen çocuğa fazla korumacı davranmak, kısıtlamak, engellemektir. Çocuklar bu dönemde anne babanın koyduğu sınırları ısrarla bozmak, bildiğini okumak ve kendini göstermek isterler. Bu doğal gelişimlerinin bir parçası olarak kabul edilebilir eğer kendine ve çevreye zarar vermiyorsa. Bu dönemde anne babaları en fazla zorlayan husus nasıl davranacağını, ne yapacağını bilememektir. Zira 2 yaş itibariyle yaşına uygun kuralları öğrenmeye başlama dönemidir artık. Bu zor anlar çocuğun sağlıklı gelişimine katkı sağlayacak şekilde yönetildiğinde aslında çocuğun beyin ve duygusal gelişimi açısından avantaja da dönüşebilir..
Farklı nedenlere bağlı olarak ilerleyen yaşlarda 3-4 yaşlarında da öfke ve saldırgan davranışları görmek sık rastlanan bir durumdur. Aile yapısı, çevresel faktörler, ebeveyn tutumları ve çocuğun kişilik özellikleri, mizacı bu davranışların da belirleyicisidir.
Ebeveyn tarafından çizilen sınırların çocuğun yaşına uygun ve net olması, tutarlı biçimde bu sınırlara hem anne hem babanın uyum içinde riayet etmesi, çocuğun sürekli engellenmemesi, ihtiyaçlarının ertelenmemesi, en önemlisi bu zor anlarda anne babanın sakin kalıp çocuğa doğru model olması, duygu ve davranışlarını uygun şekilde ifade becerisi geliştirmesi açısından oldukça önemlidir.
Daniel J. Siegel’in vurguladığı gibi, çocuğunuzun en kötü haline büründüğü an, size en çok ihtiyaç duyduğu zamandır. Şiddetli duygular yaşarken yanında olmanız, duygularını düzenlemesi için duygusunu ona yansıtmanız çocuğun tepkisel konumdan çıkmasına olanak sağlayacaktır.
Eğer çocuğunuzun saldırgan davranışları kendisine ve çevresindekileri zarar veriyorsa bir uzmana başvurmak yerinde olacaktır.
Dilek Firdevs Gündüz